Futbol sezonu açılmadan, futbolcu transferleri gündemi işgal eder. Her takım sezona nasıl daha güçlü çıkarım, zaaf yerlerimi nasıl doldururum, diye uğraş verirken, tribünlere yönelik transferler yağmur gibi dökülür. Takımlar birbirini daha soyunma odasından yenmeye çalışırken, hangi başkan daha fazla para harcadı, diye hesaplanır, yazılır. Sezon öncesi kamplarda dökülen terlere yok denilecek kadar çizilirken, oralarda yeni transfer edilen futbolcuların nasıl güzel karşılandığını vurgulanır.
Her takım için, tabi ki, futbolcu transferleri önemlidir, fakat önemli olduğu bazı başka transferler olduğu unutulmaktadır. Teknik kadroda yer alan, yardımcı personelin önemini bilen, sayan çok az takım olduğu, göze çarpmaktadır. Sonuçta, futbolculara yardımcı olan onlardır...
Mantıken yaklaşılırsa, iyi bir doktor, performans sorumlusu, etkili yardımcı koç ekibinde kim istemez? Fakat, pratikte öyle kadroya çok az takımda görülmektedir.
İyi örneklerle devam edeceksek, Malatyaspor’un eksantrik hocası Sergen Yalçın. Antrenörlük kariyerin ilk yıllarında fazla önem vermemesine karşın, gittikçe artan tempo ile, doğruyu geçen yıl Alanyaspor’da buldu. Ekibine Stefano Marrone gibi tecrübeli performans uzmanı kattı ve gerçekleri gördü. Özellikle ‘’şişko’’Ozan Tufan yeniden futbolcu olurken, takımı inanılmaz performanslar sergiledi. Bu yıl Malatya’da kendisinden ayırmayarak, Ligin zirvesini zorlayacaktır.Hiç kuşku yok ki, bir sonraki Beşiktaş Hocası o olacaktır!
Galatasaray’ın geçen yıl ilk yarıdaki maçlarını hatırlayanlar çoktur. 70. dakikadan sonra, yürüyüşe geçer, Şampiyonlar Ligi gruplardan çıkmaktan uzaktı. Fatih Hoca baktı böyle, çoluk çocukla olmayacak, devre arasında Alberto Bartali gibi, performans ‘’canavarını’’ getirdi, rahat etti.
Alanyaspor’un genç hocası Erol Bulut her gittiği takıma, yanında Pantelis Pantelopulos gibi, tecrübeli kondisyon ustasını almaktadır. Ustalığına daha futbolculuk yıllarında, Yunanistan’da hayran kalmış, yanından ayırmıyor. Geçen yıl Malatyaspor’un özellikle, ilk yarıda süksesini hatırlarsak, durumu daha net algılarız.Bazıları imkansız gelebilir, ama bu gidişle Erol Hoca en-kısa zamanda ya Avrupa, ya Fenerbahçe’nin başına geçecektir.
İyi bir teknik ekip kadrosu Teknik direktör’e bağlıdır. İyi bir doktor, takımı daha sağlıklı tutar, futbolcu tedavi süreçleri azalır. İyi bir performans hocası takımı forma sokar, mesafe koşusu, deparlar, kısacası tüm gereken nitelikleri yukarıya taşır. Kampa ne zaman gidilir, ne kadar kalınır, hangi tarihte hazırlık maçlar fizyolojik uygundur, doğru belirler. Sakatlanmaların önleyici hareketleri yaptırır. İyi bir diyetisyen sporcuların yemeklerini, antrenmandan önce, sonra ne yenilir, kilo kontrolüne kadar yardımcı olur.
Tüm bu saydıklarımız Teknik direktör yetişemeyeceğine göre, iyi elemanlar ile yola çıkması futbolcu transferleri kadar önemlidir.
Anlayabilene, Teknik direktör olarak ciddi gözle bakılır, anlamayanlar Anadolu takımlarını çok dolaşmaya mahkumlar.
Kim bilir, belki de zevk alanlar vardır...
Ertan Hatipoğlu
Ertan Hatipoğlu
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder