Şampiyonlar Lig’i Avrupa’nın en-iyi takımların amansız
savaşları yerine, git-gide reklam ve pazarlama ürüne bürünmeye başladı.
Turnuvanın değişen formatı, takımların artan sayısı, beraberinde
rekabetçi ruhunu yok etmiş görünümdedir.
İşte, eleme aşamasında büyük takımlar kendilerini
vermeyerek, tasarruflu oynarken, genelde küçükleri yeniyor, kendi aralarında
maçlarını ise, berabere bitirmekteler. Kafaları daha fazla kendi liglerinde,
hafta sonunda oynayacakları derbi veya zorlu deplasmanlardadır.Bir tek Premier
Lig’in takımları futbolun hakkını vermekteler, ama onlar da her zaman gibi,
modern futbolun bir çok konusunda ‘’fransız’’ kalmaktalar...
Kısacası, gittikçe
artan bir tempo ile, Şampiyonlar Lig’i az futbol, fazla reklam, sponsorlar, ve
paralara dönüşmeye başladı. Hakemler de ortama ayak uydurmuş, büyük takımları
şöyle veya böyle mağdur bırakmamaya çalışmakta başarılı oldukları açık
görünmekteler. Grup aşamasında…
Futbol izlenmesi için mart ayını beklenmeli, direk elemelerin
tadını ancak o zaman çıkarılabilir. O zaman gelene kadar: ‘’ölme eşeğim ölme yaz
gelir de yonca yersin!’’
Ertan
Hatipoğlu
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder