28 Aralık 2014 Pazar

KARTAL'IN ADRENALİNİ




Beşiktaş takımı bu sezon şimdiye kadar oynadığı 27 resmi maç sayı olarak, gerçekleşmesi çok büyük olmasa da, bir mucizedir. Bazı oyuncuların milli maçlarını da ilave edersek, ikinci yarıda da ayni tarifeye maruz kalacağını düşünüp, toplamda yıllık 60 yakın bir maç trafiği demektir! Özellikle, sezon başından beri uygulanan o kaliteli antrenman yüklemelerini de ilave edersek, takımda salgılanan yüksek adrenalin dozunu tahmin etmek zor olmayacaktır. 

Yüksek antrenman ve özellikle maç yüklemelerde adrenalin salgısı artmaktadır. Beraberinde organizmanın anabolizan, yani yenilenme süreçlerini hızlandırır. Kısacası, ne kadar çok adrenalin, o kadar performans…Yüklemelerin artması, futbolcuların doğal yenilenme makinasını çalıştırmak, hiperfonksiyon varsa hipertrofi de var, demektir. Dokular yeni, çok daha kaliteli oluşumlar inşa
ederek, sporcuların performanslarını yükselmektedirler. Buna kısacası adaptasyon, uyum süreci derler. İnsan organizması tahmin edilenden çok daha yüksek seviyelerde uyum sağlayabilir. Bunun en-bariz örnekleri yogalardır. Onlar gömülü olarak bir haftaya kadar kalabilir, sonra bir şey olmamış gibi kalkıp, hayatlarını olduğu yerden devam etme kapasiteye sahipler. Her şey antrenman ve uyum meselesidir, ekstrem durumu getirip, uyumu sağlamaktır.

Doğada hayvanları örnek alırsak, her gün defalarca ölüm kalım mücadelesi vermekte, evciller ile kıyaslanamayacak kadar güçlü, dayanıklı ve çevikler. Bir kır güvercini bile şehirdekilerden çok farklıdır.

Beşiktaş takımı bu sezon işte bu nedenler ile çok daha farklı, yüksek seviyelere ulaşmış, fiziksel uyumu gerçekleşmiş görünüyor. Burada sadece Bilic’in mental açıdan futbolcularına biraz daha katkı yapması gerekir. O uyum da gerçekleşse, Kartal çok yükseklere ulaşacaktır.

İşleyen demir ışıldar, derler…


                                                                                                           Ertan Hatipoğlu

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

En okunanlar