25 Ağustos 2019 Pazar

KAS AĞRILARINI AZALTMA YOLLARI










Spor ile alakası olan herkes, seviyesi ne olursa olsun, bu tür ağrılara yabancı değildir. Sebeplerin arasında yapılmayan, eksik, aşırı yüklemeli antrenmanlardır. Sezon başı her sporcunun başına gelen, bazen uzun bir süre devam eden bir olgudur. Yüklemelerin abartıldığı an, ertesi gün faturası ağır olduğunu bir çoğumuz iyi bilmekteyiz...

Kaz ağrıları, ne kadar da tatsız ve acı olsa, 48-72 saat sonra geçerken, iyi, dolgun ve gerçek bir antrenman yapıldığının işaretidir. Vücudu yeterince yüklemiş, kas liflerde küçük kopmalara neden olurken, büyümeye, güçlenmeye başlanmıştır. E, iyi bitirilmiş iş duygusu biraz tatsız olur, ama şu ana kadar bilim tamamen yok edilmesini keşfetmiş değildir.

Kas ağrıları bir çok kez yorgunluk, tutulmalar, hatta acı hissi getirirler. Genelde, çok ağır antrenmandan sonra, kas liflerde oluşan o küçük kopmalar bunların sebebidir. İşte bu kopmalar protein sentezini arttırırken, vücudun stres ve gerginliğe uyumunu sağlamaktadır. Kasların büyümesini sağlayan işte bu yüklemelerdir.

Yüklemelerin doz sınırı o kadar incedir ki, ertesi gün ağrı faturası ne kadar abarttığınızı açıkça göstermektedir.

Genelde bu tür ağrılara, aspirin, ağrı kesiciler, hatta bira gibi alkollü içecek tavsiye edilir. Bazen bol esnetme tavsiye edilmektedir. Hepsi palavra veya yarardan fazla zararı vardır!

Kas ağrıların çabuk giderilmesi için mucize reçete yoktur, ama azaltılması için yapılacaklar mevcuttur. Etkisini büyük ölçüde azaltılması için, her şeyden önce ağaran bölgenin kan dolaşımını hızlandırılması gerekir.

Nemli, sıcak bez ile 10-ar dakikalık, günde 3 tekrar hafif masaj uygulanır. Sauna veya sıcak küvet iyi gelmektedir.
Buzdan uzak durulmalıdır! Bu gibi durumlarda buzun yararı olmayacaktır. Bol su ve protein tüketilmeli. Çok ağır durumlarda ancak, uygun ağrı kesici kullanılır.

Yeterince sabır en-önemli silahtır. Nasıl olsa en-geç 3 gün sonra ağrılar geçecektir. Bazen yüklemelerin devamında ağrılar haftalarca, hatta aylarca, az da olsa devam eder. Özellikle elit sporun gençlerinde vücudun büyümesiyle birlikte, yüklemelerin etkisinden dolayı bu süreç epey devam etmektedir. Endişeye gerek yok, sporcunun büyümesi, derecelerin ilerlemesinin hatta, en büyük işaretidir. 

Yükleme olmadan, hatta antrenmanların neredeyse durma vaziyetinden sonra ağrılar devam eder ve özellikle artıyorsa, doktora başvurmanız en-isabetli hareket olacaktır.

Ertan Hatipoğlu

6 Ağustos 2019 Salı

KALBİNİZ NE KADAR SAĞLAM? TEST SONUÇLARI...


                      






Bir önceki yazımızda test için gerekenleri yaptını, yazdınız, topladınız, böldünüz...Toplam 7 hareket vardı, aslında şimdi bir önceki yazıya bakarsanız 5 dakikada bilgi sahibi olacaksınız.

Evet, sonuçlar şöyle:

1-5   SÜPER
6-10  İYİ
11-15 KÜÇÜK KALP PROBLEMİ
15-in üstü CİDDİ KALP PROBLEMİ: MARŞ DOKTORA!



Ertan Hatipoğlu

5 Ağustos 2019 Pazartesi

KALBİNİZ NE KADAR SAĞLAM?ÇABUK TEST!!!


                        







Basit ve çabuk testi 5 dakika ayırarak, kalbinizin durumunu öğrenebilirsiniz. Size net olarak formda mı, yoksa problem mi yaşıyor sorusuna ivedilikle cevap alacaksınız. Kalp ile insan hayatı başlar, onun sönmesi ile bitmektedir.

Günde 100.000, yılda ise, 3.6 milyon atış yapmaktadır. Hayat boyunca çeyrek milyar atış çıkarında gerçekleşir.

Telefon kronometresini, kağıt ve kalem hazırlayın! Başlayabiliriz!

1. Otururken 1 dakikalık Nabız atışınızı belirleyin ve yazın.
2. 45 saniyenin içinde birkaç çabuk çömelme yapın
3. Ayaktayken 1 dakikalık Nabzınızı ölçün. Yazmaya unutmayın.
4. 1 dakika sonra, bu sefer oturarak Nabız ölçün. Neticeyi yazın.
5. Yazdığınız 3 rakamı toplayın
6. 200 çıkarın
7. Rakamı 10-na bölün.


Neticeleri bir sonraki yazımızda yayımlayacağız! Coming soon...

Ertan Hatipoğlu



15 Temmuz 2019 Pazartesi

FİZİKSEL NİTELİKLERİN TESPİT VE DEĞERLENDİRME TESTLERİ


       



YENİ, PUANLI SKALA VE NOT DEĞERLENDİRME SİSTEMİ İLE  6 - 100 YAŞ,  1 SAATTE KESİN BELİRLENME! KUVVETLİ, GERİ KALMIŞ TARAFLARI İLERLETME...TÜRKİYE'DE İLK!

ARAYIN,  SPORCUMUZUN NİTELİK MANZARASINI GÖRELİM, İLERLEME YOLUNU ÇİZELİM! EZBERLERİ BOZUP, SOMUTA GİDELİM...

FERDİ VEYA TAKIM, SPOR OKULLAR, KULÜPLER, SPORCULARINIZIN SÜRRAT, KUVVET, ÇEVİKLİK, DAYANIKLILIK NİTELİKLERİNİ YILLARCA KONTROL ALTINA ALABİLİRSİNİZ...



DAHA GENİŞ BİLGİ - TEL: 0532 513 81 15   ON YOUR MARKS PERFORMANS - Ertan Hatipoğlu

12 Temmuz 2019 Cuma

FUTBOLCU TRANSFERLERE DALMIŞKEN...


                        








Futbol sezonu açılmadan, futbolcu transferleri gündemi işgal eder. Her takım sezona nasıl daha güçlü çıkarım, zaaf yerlerimi nasıl doldururum, diye uğraş verirken, tribünlere yönelik transferler yağmur gibi dökülür. Takımlar birbirini daha soyunma odasından yenmeye çalışırken, hangi başkan daha fazla para harcadı, diye hesaplanır, yazılır. Sezon öncesi kamplarda dökülen terlere yok denilecek kadar çizilirken, oralarda yeni transfer edilen futbolcuların nasıl güzel karşılandığını vurgulanır.

Her takım için, tabi ki, futbolcu transferleri önemlidir, fakat önemli olduğu bazı başka transferler olduğu unutulmaktadır. Teknik kadroda yer alan, yardımcı personelin önemini bilen, sayan çok az takım olduğu, göze çarpmaktadır. Sonuçta, futbolculara yardımcı olan onlardır...
Mantıken yaklaşılırsa, iyi bir doktor, performans sorumlusu, etkili yardımcı koç ekibinde kim istemez? Fakat, pratikte öyle kadroya çok az takımda görülmektedir. 

İyi örneklerle devam edeceksek, Malatyaspor’un eksantrik hocası Sergen Yalçın. Antrenörlük kariyerin ilk yıllarında fazla önem vermemesine karşın, gittikçe artan tempo ile, doğruyu geçen yıl Alanyaspor’da buldu. Ekibine Stefano Marrone gibi tecrübeli performans uzmanı kattı ve gerçekleri gördü. Özellikle ‘’şişko’’Ozan Tufan yeniden futbolcu olurken, takımı inanılmaz performanslar sergiledi. Bu yıl Malatya’da kendisinden ayırmayarak, Ligin zirvesini zorlayacaktır.Hiç kuşku yok ki, bir sonraki Beşiktaş Hocası o olacaktır!

Galatasaray’ın geçen yıl ilk yarıdaki maçlarını hatırlayanlar çoktur. 70. dakikadan sonra, yürüyüşe geçer, Şampiyonlar Ligi gruplardan çıkmaktan uzaktı. Fatih Hoca baktı böyle, çoluk çocukla olmayacak, devre arasında Alberto Bartali gibi, performans ‘’canavarını’’ getirdi, rahat etti.

Alanyaspor’un genç hocası Erol Bulut her gittiği takıma, yanında Pantelis Pantelopulos gibi, tecrübeli kondisyon ustasını almaktadır. Ustalığına daha futbolculuk yıllarında, Yunanistan’da hayran kalmış, yanından ayırmıyor. Geçen yıl Malatyaspor’un özellikle, ilk yarıda süksesini hatırlarsak, durumu daha net algılarız.Bazıları imkansız gelebilir, ama bu gidişle Erol Hoca en-kısa zamanda ya Avrupa, ya Fenerbahçe’nin başına geçecektir.

İyi bir teknik ekip kadrosu Teknik direktör’e bağlıdır. İyi bir doktor, takımı daha sağlıklı tutar, futbolcu tedavi süreçleri azalır. İyi bir performans hocası takımı forma sokar, mesafe koşusu, deparlar, kısacası tüm gereken nitelikleri yukarıya taşır. Kampa ne zaman gidilir, ne kadar kalınır, hangi tarihte hazırlık maçlar fizyolojik uygundur, doğru belirler. Sakatlanmaların önleyici hareketleri yaptırır. İyi bir diyetisyen sporcuların yemeklerini, antrenmandan önce, sonra ne yenilir, kilo kontrolüne kadar yardımcı olur.

Tüm bu saydıklarımız Teknik direktör yetişemeyeceğine göre, iyi elemanlar ile yola çıkması futbolcu transferleri kadar önemlidir.

Anlayabilene, Teknik direktör olarak ciddi gözle bakılır, anlamayanlar Anadolu takımlarını çok dolaşmaya mahkumlar.

Kim bilir, belki de zevk alanlar vardır...


Ertan Hatipoğlu

29 Haziran 2019 Cumartesi

İNSAN DAYANIKLILIĞI NE KADARDIR?










Bilim adamları insan dayanıklılığını buldular! Organizmanın bir dayanıklılık değeri var ve bu değer istirahat metabolik hızından(RMR) 2,5 kez fazladır. Normal insan için, yaklaşık 4000 kalori günde.Her tür fazla yükleme daha fazla zaman sürdürülemez.

Düke Üniversitesi araştırmasını 5000 kilometre, 140 gün boyunca koşan sporcular üzerinde yapmış. Bir kaç ay boyunca, sporcular her hafta 6 maraton koşmuşlar. 

Bilim için önemli olan, bu tip yüklemede dinlenme metabolizması ritmidir. Dinlenme esasında yakılan kalori sayısını bularak, koşucuların yüklemedeki enerjisini hesaplatıp, farkın 2,5 olduğunu bulmuşlar.

Fark neden sınırlı olduğuna gelince, kas, kalp, ciğerlerden değil, vücudun daha fazla kalori sindirememesinden kaynaklandığını, sonuca bağlamışlar. Bundan dolayı, daha fazla ve uzun yükleme mümkün olamayacağını iddia etmekteler.

Enerji sarfiyatı ve koşu uzunluğu arasında başka bir gerçek bulunmuş. Maraton ne kadar uzun da olsa, sporcuların limitlerinden uzak olduğunu tespit etmişler.

Bir maraton için sporcu, istirahat metabolik hızından(RMR) 15,6 kez daha fazla enerji harcarken, 23 günlük Tour de France bisikletçiler, dinlenmeye göre, 4,8 kez daha fazla tüketir. Bir insan 95 günlük Antarktika doğa yürüyüşü için ise, dinlenmeye nazaran 3,5 kez fazla enerji harcamaktadır.
Kısacası, birkaç gün fazla yükleme durumunda insan kendini aşabilir, Vücut yağ, kaslardan, kendi bünyesinden enerji alabilir, sonra geriye koyar, toparlar. Daha uzun yüklemelerde, insan eşik üstünde durumdayken, vücut  enerji harcamasını dengeler.

Bir başka buluş ise, hamilelerin enerji harcamaları zaman zaman özümleme
 ritminin 2,2 kez fazla olduğudur.

İleriki yıllarda bu buluşun sporda nasıl kullanılacağı, merak konusu, açıkçası...

Ertan Hatipoğlu

25 Haziran 2019 Salı

İSVEÇ’İN MERAF BAHTA HASTA HIRSLARI


                               












Atletizmde bazı ülkeler var ki, kendilerini imtiyazlı zannederler. Onlar hep mutlu olmak, hüznü uzak tutmak ister. Kısacası, burnundan kıl aldırmıyor, her pozisyondan minimum hasarla çıkmak isterler. Ne pahasına olursa...

İşte, İsveç Atletizm Federasyonu devşirme atleti Meraf Bahta olayında düştüğü durum.Kadın sporcu 3 kaçırılmış test yaparak, İAAF doping kurallarını ihlal etmiş, gereken 4 yıl ceza alması gerekiyordu. İsveç Federasyonu sporcunun arkasında durarak, en-önemli vazifesini, yani tedbir kararını uzun zaman vermediler. Üstelik Meraf’ı, bu durumda Avrupa atletizm şampiyonasında(2018) yarıştırdılar. Oysa ki, tüm dünyada, böyle ihlale derhal tedbir konulur ve sporcu her tür yarışlardan çekilir. Hatırlayanlar bilir, o günlerde Federasyon Genel sekreteri Cristian Olson’u çok eleştirmiş, çifte standarda, imtiyazlığa son verin, demiştik...

İsveç 3 kaçırılmış testi ile sporcusunu hem yarıştırmış, hem de üstüne 4 yıl yerine sadece 1 yıl ceza vermişti!? Bu komik cezayı ilginçtir, dopinge sıfır tolerans ile övünen İAAF Doping Kontrol Komisyonu onaylamıştı!? 1.Eylül 2018 tarihinde başlama koşulu ile...

Şimdi gelelim İsveç’in 2. perde oyununa. Şimdi Kristian Olson’un derdi 1.Eylül 2019 cezası bitecek sporcusunu Katar Dünya Atletizm şampiyonasında yarıştırmak. Yani birkaç ay sonra, komik cezası bitecek, sporcu da yarışacak. Normal gözüküyor, değil mi?

Gözüküyor, ama öyle değil! İlk önce, sporcu gereken barajı koşması lazım. O barajı da Katar’dan, en-geç  3 hafta önce(6.Eylül) yapması gerekir. Göründüğü gibi, Bahta’nın sadece 5 günlük şansı var. 15’22’’-lik barajı tahmin olarak, bu klasta, üstelik hiç antrenman kesmemiş bir sporcu rahat geçer. Ama, İsveç federasyonu işini sağlam tutması için, İAAF-tan 1 ay cezasını kısıltmasını istiyor! Pes, doğrusu!

İsveç'in toplum kural ve düşünceler iyi bilinmektedir. Oralarda 100 yılda bir olay olur, uzun süre unutulmaz. Ayrıca, İsveç insanların yalana, sahtekarlığa, Ali-cengiz oyunlara son derece
alerjileri olduğu biliniyor. Bu meyanda, İsveç Atletizm Federasyonun hareketleri eminim, çok rahatsızlık vermektedir. 

Sayın Olson, sizinki can da, bizimki patlacan mı?

Ertan Hatipoğlu

En okunanlar