16 Mart 2016 Çarşamba

YOLUNU KAYBEDEN KRALİÇE…

           





Dünya atletizm salon şampiyonası cuma sabahı 4.00 Türkiye saati ile, Portland’ta başlayacaktır. Milyonlarca atletizm sever belki de tarihte en-çelişkili, kafalarda soru işaretleri ile dolu, ama en önemlisi eksik bir müsabaka izleyecekler. Eksik derken, sebepler birden fazladır…

Birincisi, Dünya salon şampiyonası Rus sporculardan yoksun yapılacaktır. Bu sefer ‘’soğuk savaşında’’ gibi boykot değil, İAAF  çoktan göstermesi gereken kararlılık ve prensiplerini, şimdi aklına gelmesinden dolayı uyguladığı men cezasıdır.
Kısacası, yıllarca yapılan doping ile savaş öyle duruma geldi ki, gelenek ve başarı ile dolu Rusya'nın tüm atletleri ayni kefene konuldu. İnsan var-problem var, insan yok-problem  yok prensibi tıkır, tıkır uygulandı! Yani, Rus atletleri var-doping var, Rus atletlerden kurtulduk-doping bittiğine getirildi.Yeni Monaco'lu memurların ''yumurtladıkları'' bundan ibaret...Keşke başarı olsalar, ama görülen o ki, ''Kraliçe'' daha zarar görecektir..



İkincisi, Rio Olimpiyatlara az bir sure kalmasından, özellikle fonksiyonel branşlarda, tek uçlu hazırlık yapmalarından dolayı, bir çok yıldız yarışa gelmeyecektir. Talihsiz sakatlıklar her zaman olmakta, ama bu sefer Ashton Eaton ve Jessica Ennis gibi yıldızların başına  gelenler herkesi üzdü. Özellikle Eaton bu kış çok formda, inanılması zor işlere hazırdı. Aslında, Portland’da bunu yapacak başka amerikalı atletler de yok, yok…Oralarda herkesin aklında şu prensip vardır: ‘’Sıradan şeyler coşku yaratmaz!’’ Bundan dolayı, showlar garantidir!

Bunlardan başka, muhteşem, led ışıkları ile bir salon, ilk defa sırık atlamada kadın ve erkeklerin paralel yarışması, uzun, üç adım ve gülle atmada 5. haktan sonra, sadece ilk 4 atletin 6. kullanma gibi, yeni uygulamalar coşkuyu artıracak hamlelerdir.

‘’Kraliçe’’ yolunu kaybetmiş, uzun yıllardan beri çırpınmaktadır. Her şeye rağmen, ‘’beyaz atlı Prens’’ gelir, masallarda gibi, hikaye mutlu biter diye, milyonlar dua etmektedir.



                                                                                                 Ertan Hatipoğlu

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

En okunanlar