17 Mayıs 2015 Pazar

BİLİC’İ SİLMEK

            



Lig daha bitmeden Bilic ve ekibinin gönderilmesi, hatta yerine kimler aday oldukları, yazılmaya, çizilmeye, yüksek sesle olmasa, konuşulmaya başlandı. Teknik adam için tüm güzellikler unutuldu, ‘’derbi kazanamıyor!’’, ‘’şampiyon yapamıyor!’’ diye sitem edilmektedir.
Fakat kimse, acaba Bilic kalmak istiyor mu, dile getirmiyor. Hep bir taraftan tartılıp ölçülürken, bir de öbür taraftan bakalım!

Bir kere, Bilic takımın başına getirilirken, belli maddi sıkıntılar yüzünden, kadronun toplam genetik futbol potansiyeli ezeli rakiplerinki ile, az da olsa, aşağıda kaldı. Bilic ve ekibi sık sık eşik üstü yüklemelere başvurmaya zorunda kaldılar...Neticede, fazla sakatlıklar, özellikle önemli maçlardan önce, Bilic’i istediği kadroyu çıkarmaya mani olmuştu. ‘’Talimatlı’’ lig faktörü futbolcuları asabileştirdi, kırmızı ve sarı kartlar takımın belini kırıyor, özellikle derbiler kaybediliyordu. Burada tek hata, yönetimin bir sakatlıklar önleyici uzman almaması kabullenebilir.Slaven Bilic'i domestik ligin bu yılki ''kurallarına'' göre değerlendirmek son derece sakıncalı ve yanlıştır. Onu, Avrupa Ligi'ne göre ele almamız gerekir. Orada da ön eleme oynamasa, daha ileriye gidebilme ihtimali olduğu aşikardır.

İkincisi, kendi stadın olmayışı, her maçı net taraftar baskısı ile oynamaktan mahrum kalmak, herhalde Bilic’in suçu değildir. Şöyle 45.000 kişinin, ‘’Çarşı’’ gibi Dünyan’ın en- etkili taraftarın önünde oynamak başka, deplasmana gider gibi, Ankara vilayet sınırlarında bir çayırda oynamak, bambaşka olması gerek. Şimdi ‘’Vodafone Arena’’ olmak üzereyken Hoca göndermek, bir kere insanlığa sığmaz!

Üçüncüsü, bu Lig’te şampiyon çoktan belli, sadece yayıncı kuruluş çıkarları yüzünden, daha heyecanlı olsun, diye son maçlara kadar uzadı. Seneye de şartlar pek değişmeyecek gibi gün gibi ortada... Böyle şartlarda hiç soran oldu mu Bilic kalmak istiyor mu, Lucescu gelir mi, diye? Şenol Hoca neden  Beşiktaş’a gelsin? 2. veya 3. olsun, diye mi? Lucescu yıllar önce bu Lig’ten ayrılırken sözlerini, daha doğrusu benzetmesini unutunuz mu? Şenol Hoca Bursa’da daha iyi, mutlu değil mi?
Bu tür durumları herkes bilir; İşine son vermek için, mevcut hocanın bir güzel alternatiflerini sunmak gerekir. Daha sonra,  o alternatiflerin boş olduğu, başka alternatifler sunulur. Sonunda hiç hesapta olmayan başka Teknik Direktör alınır ve macera başlar... Takımın ‘’tüm ürünlerine’’ dolu vurur, FEDA döneminin en-kötü dönemine geri dönülür.

Kısacası, Beşiktaş takımın önünde son derece önemli bir seçim var. Ya kalp kıracak, macerayı seçecekler, yada kalp onarıp, yola devam edecekler!


                                                                                                            Ertan Hatipoğlu

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

En okunanlar