Real Madrid büyük savaşın ilk muharebesini kazandı. Kral
kupasını kaldırmak için Atletico ve Barcelona’yı yenmesi gerekirdi. Her ikisini
başardı Coupa del REY’i çılgın bir gece kutlamasından sonra müzesine götürdü.
Sezon başında Ancelotti’ye kuşku ile bakılıyordu.Ne de olsa,
ondan önce görev yapan Jose Mourinho gibi kuvvetli bir şahsiyet vardı.
Portekizli çok karmaşık biri, sevenleri kadar, nefret edenler bulunuyordu… Tüm
kusurlarına rağmen biz
sevenlerindeyiz. Ama gittikten sonra, soyunma odasının havalandırılması
Carlo Ancelotti’ye kalmıştı. Orası çok sayıda kavga ve skandal doluydu.
Aslında, İtalyan hoca gelmeden, Başkan Peres ''Galler prensini'' ne pahasına
olursa olsun, transfer etmeyi kafasına koymuştu. Ancelotti’nin onayınla veya
değil, bu transfer yapılmıştı.
Bale’nin gelişi beraberinde tartışmaları da getirdi. Di
Maria, Ronaldo ve Mesut ile nasıl oynayacak? Dört kişi fazla değil mi, gibi tartışmalar alevlenmiş, sonucunda
Özil gitmişti. Ancelotti, Mesut’un
süper bir futbolcu olmasına rağmen gitmesine izin vermiş, büyük ihtimal
kendisinde tereddüt sezmiş, öyle karar vermiştir. Real Madrid’te kararlılık
esastır ve savaşçılar gerekir. Di Maria mesela, savaşçı ruhuyla, başka mevkide
de olsa başarıyordu.
Final maçında kahraman Bale oluyordu,ama Di Maria’nın
katkısı gözden kaçamıyordu. Ancelotti’nin transfer hatası yapmadığı ortaya
çıkıyordu. Mesut’un estetik duruşu ve milimetrik paslarına sahip olmasalar da, Bale ve Di
Maria birer savaşçı oldukları ve takımın böylelerine her zaman ihtiyacı olduğu
ortaya çıkmıştı.
Barcelona’nın bu takımı ve hali ölçü olamaz,ama Real Madrid
üstünlüğü tartışılmazdı. Antrenör emeği her zaman önemlidir, ayrıca ‘’italyan
işi…’’ baskın çıkmıştı. Bale’nin gölünden sonra, üç defansif oyuncu sürerek, Madrid taraftarlarını
resmen ateşe veriyordu. Galip gelenler eleştirilmez, daha önemlisi bu zaferi
Ronaldo olmadan kazanmışlardı.
Şu ana kadar Carlo Ancelotti’nin işleri düzgün
gitmektedir.Birinci kupasını Mourinho’dan çok daha kolay kazanırken, ‘’Spesiyal
One’’den takıma daha uygunmuş gibi gözükmekte.
Özellikle kulüp görenek ve geleneklerine göre…
Ertan
Hatipoğlu
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder