16 Nisan 2014 Çarşamba

YÜKSEKLERDEN DÜŞMEK

Tapılan sporcu olmaktan gözlerden düşme yolu, Oscar Pistorius için kuşkusuz çok kısadır...

Ertan Hatipoğlu
Düne kadar tüm dünya onu insan olarak yazarken büyük "İ" harfini kullanırken o,  milyonlarca insan için umut ve irade gücünün sembolüydü. Uzun yıllar ona stoacılığın en parlak temsilcisi olarak bakılırdı. Kısa ve uzun sürat koşu dereceleriyle ayrıca protezle koşması ile tüm dünyanın ilgisini çekmişti.Çok görkemli, popüler ve şaşalıydı. Londra Olimpiyat köyünde peşinden koşan gazeteci, idareci, sporcuların sayısını saymakla bitmezdi. Bir ara,U.Bolt'u bile gölgede bırakırken, bu dünyada tüm devlet başkanları ona bir telefon uzaktaydı. Yapamayacağı, bitiremeyeceği bir iş yoktu... Kader onun alt bacaklarını almışken, istek, irade ve ruh açısından çok cömert davranmıştı. Kaderin yaptıkları onu bitiremedi ama… Bunu kendisi becerdi…
Şubat 2013 tarihinde tam Sevgililer Günü bir kanlı gecede hayatı tam anlamıyla mahvolmuştu. Gözaltına alındıktan sonra, kız arkadaşı Reeva’nın cinayetinden suçlanmıştı. Bugün Pistorius’un eski şaşalı durumundan eser kalmadı, gözden düştü.
Artık kimse ona eskisi gibi, yani idol gibi bakmıyor, kahraman değil, bir katil oluverdi. Oscar kendini suçlu kabul etmese de, suçu ispatlanırsa, yıllarca hapishanede kalmak zorunda kalacaktır. Şu ana kadar mahkeme, resmen kan, fotoğraf ve video çekimlerinin içine batmış durumda. Her geçen duruşma sonrası kahramana güven azalırken, sıfırı tüketmek üzere. Delil ve tanık ifadeleri Oscar’a karşı. Tüm bunlardan sonra dünya kamuoyu onun ruhunun temizliğine inanması mümkün gibi gözükmüyor, büyük ihtimalle eski durum hiçbir zaman geri gelmeyecek. Mahkeme hiç kuşkusuz kendi kararını verecek ama Pistorius için toplumun kararı daha ağır gelecektir. İnsan değerlerinin en büyüğü olan canı, hayatı sonlandırdığı için.
Pistorius gibi insanlar topluma örnek olduklarından kendilerine daha fazla dikkat etmek zorunda. Suçu işlemiş ise, belki de bunu yapmasına neden olan herhangi bir kompleks veya öfke vardır. Ama tüm bunlar bahane olamaz…
Oscar’ın pişman olması, akıttığı gözyaşlarından, tüm davranışlarından bellidir. Fakat bu gözyaşları suçundan mı, Reeva kederinden mi olduğu pek anlaşılır gözükmüyor.
Her şeye rağmen ona inanan insanlar var.  Yeni aşka yelken açması bunun en büyük göstergesidir. Bu kadın, büyük ihtimalle Oscar’ın suçlu değil, mağdur olduğunu düşünmektedir. Dünya kamuoyu fakat kararını vermiş gibi gözükmekte. Bu da beraberinde Oscar’ın her hareketi, jesti, adımı teferruatlı incelemeye maruz kalacaktır.
Her yerde!


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

En okunanlar