Elit
sporcular,özellikle dış hava şartlarında faaliyetlerini sürdürenler, büyük stres
baskılarına maruz kalırlar.Psikolojik, fizyolojik ve metabolit stresler
sporcularımıza etki eden güçlerdir. Müsabaka stresini de ilave edersek, manzara
iyice netleşmektedir…Sık-sık , özellikle farklı iklim ve rakımlara deplasmana
giden takımlarımızın üstünde oldukça fazla yük binmektedir.
Vücudun
o tür etkilere karşı uyumuna yardımcı olan maddelere ADAPTOJEN denilir. O
maddeler şok etkilere karşı savaşarak, sinir sistemine yardımcı olurlar. Ayrıca, stres döneminden sonra toparlanma onlardan sorulur.Adaptojen
maddeler kesinlikle bitkiseldir.
Adaptojen'leri 2. Dünya savaşı döneminden sonra, spor
çevreler tarafından konuşulmaya ve araştırılmaya başlamıştır. Onların
kulanımı aslında bir kaç asır gerilerde saklıdır;
ginseng, altın kök desek, yeterlidir…
Bir
madde adaptojen olması için: fiziksel, kimyasal ve biyolojik karakterli
zararlara karşı organizmayı koruması, değişen dış faktörlere karşı uyum
sürecinde yardımcı olması, yeni bir sınıf metabolit düzenleyiciler olması gerekir!
Dünyada
en-popüler adaptojenler şunlardır: GİNSENG, AROGYA PACHA, RHODİOLA ROSEA, REİSHİ veya LİNG ZHİ, JİAOGULAN…Onlara
sağlıklı insanların gıdaları
derler!
Bazen
insanlar karıştırırlar, madem ki, stres esnasında yardımcı olunuyor demek ki,
adaptojenler strese davetiye çıkarıyorlar, diye düşünürler. Yanlış, onlar
strese karşı savaşan askerlerdir!
Tek doz alımında yarım saat içinde aktif maddeler
organizmadan sindirilir, kanda kalım süreci ise 4-5 saate kadardır.Bu sürede
sporcu her strese karşı ‘’sigortalıdır’’.Bunun sebebi sempatik sinir
sistemi-böbrek üstü bezleri eksenini aktivite oluşudur. Sistemli, devamlı
alımlarda düşük, idareli dozlar
hipotalamik- hipofiz- böbrek üstü bez eksenini çalışmasına neden olurlar.
Her iki alım
türü doğru olup, seçme görevi sporculara kalmıştır.
Kaynak: Wikipedia
Ertan
Hatipoğlu
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder