2 Şubat 2014 Pazar

UYUMA KAVUŞTURAN'LAR


     


         Elit sporcular,özellikle dış hava şartlarında faaliyetlerini sürdürenler, büyük stres baskılarına maruz kalırlar.Psikolojik, fizyolojik ve metabolit stresler sporcularımıza etki eden güçlerdir. Müsabaka stresini de ilave edersek, manzara iyice netleşmektedir…Sık-sık , özellikle farklı iklim ve rakımlara deplasmana giden takımlarımızın üstünde oldukça fazla yük binmektedir.

   Vücudun o tür etkilere karşı uyumuna yardımcı olan maddelere ADAPTOJEN denilir. O maddeler  şok etkilere karşı savaşarak, sinir sistemine yardımcı olurlar. Ayrıca, stres döneminden sonra toparlanma onlardan sorulur.Adaptojen maddeler kesinlikle bitkiseldir.

   Adaptojen'leri  2. Dünya savaşı döneminden sonra, spor çevreler tarafından konuşulmaya ve araştırılmaya başlamıştır. Onların kulanımı  aslında  bir kaç asır gerilerde saklıdır; ginseng, altın kök desek, yeterlidir…

   Bir madde adaptojen olması için: fiziksel, kimyasal ve biyolojik karakterli zararlara karşı organizmayı koruması, değişen dış faktörlere karşı uyum sürecinde yardımcı olması, yeni bir sınıf metabolit  düzenleyiciler olması gerekir!

   Dünyada en-popüler adaptojenler şunlardır: GİNSENG, AROGYA PACHA, RHODİOLA ROSEA,  REİSHİ veya LİNG ZHİ, JİAOGULAN…Onlara sağlıklı insanların  gıdaları derler!

   Bazen insanlar karıştırırlar, madem ki, stres esnasında yardımcı olunuyor demek ki, adaptojenler strese davetiye çıkarıyorlar, diye düşünürler. Yanlış, onlar strese karşı savaşan askerlerdir!

Tek doz alımında yarım saat içinde aktif maddeler organizmadan sindirilir, kanda kalım süreci ise 4-5 saate kadardır.Bu sürede sporcu her strese karşı ‘’sigortalıdır’’.Bunun sebebi sempatik sinir sistemi-böbrek üstü bezleri eksenini aktivite oluşudur. Sistemli, devamlı alımlarda düşük, idareli dozlar  hipotalamik- hipofiz- böbrek üstü bez eksenini çalışmasına neden olurlar.

 Her iki alım türü doğru olup, seçme görevi sporculara kalmıştır.


Kaynak: Wikipedia

                                                                                                            Ertan Hatipoğlu

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

En okunanlar