23 Mart 2015 Pazartesi

SÜPER LİG ŞAMPİYON REBUS'U

SİHİRLİ EL



Süper Lig’imizde kocaman 25 hafta geride kalırken, Milli araya girer girmez bir durum değerlendirmesi yapalım dedik. Milli takımlarımızın futbolcuları kampa girerken, diğerler 1-2 gün ara ile kondisyon ağırlıklı antrenmanlarına başlayacaklardır. Biz de bu fırsatı kaçırmayarak Süper Lig’imizin duruma bakar, özellikle şampiyon olacak takımı tahmin etmeye çalışalım, dedik.

GALATASARAY takımı sezona 2. Italian hoca ile başlamış, taraftarlarını üzen futbol, takımda bölünmeler, otorite boşluğu ve özellikle deplasmanlarda puan kayıpları ile hafızalarımıza kazınmıştı. Şampiyonlar Lg’inde silik futbol, hatta kendine yakışmayan skorlar, hezimetlere uğramış, daha ilk etabında eğlenmişti. Hamza Hoca’nın gelmesiyle bir çok şey değişti, ama yine de bugünlere kadar oynanan futbol en-fanatik seyircisini bile sevindirememiş, zaman zaman deplasmanlarda yine puanlar saçılıyordu. Her şeye rağmen, bir sihirli el takımı ilk üçte tutmuş, Lig’in bitmesine 9 hafta kala lider duruma gelmişti!? Fikstür avantajını da göz önüne getirirsek, bu yılın şampiyon adaylarından en-büyüğü GS takımı olduğunu görmekteyiz. Bahis şirketlerine göre, GS şansı, antrenörler fiyaskolarına, başkan komedilerine, yerli futbolcuların özellikle triplerine, kısacası her şeye rağmen, en-yüksektir.

FENERBAHÇE takımı iyi giden bir teknik ekibi, sezon başında sayılır,  anlaşılmayan nedenler ile değiştirmiş, yerine  yardımcılığını yapan İsmail Hoca ile lige başlamıştı. Yaş ortalaması oldukça yüksek olan takım bir türlü elle tutulur, seyircisini havalara zıplatacak bir oyun oynamasa da, ilk devreyi lider bitirmeyi başarmıştı. Oturmuş kadro Avrupa sınavları olmadığından, maçlara daha uzun konsantre olmasına rağmen bir türlü forma giremiyor, geçen yıla nazaran, özellikle forvetleri hayal kırıklığı yaratıyordu. Yine bir sihirli el takımı hala şampiyon adayı, olmadı- Şampiyonlar Ligi ön elemeli  bölgede tutuyor, tutmaya da devam ediyor…

BEŞİKTAŞ takımı kendi evi olmadan, sınırlı kadrosu, ama iyi ve istikrarlı bir yönetim ve teknik ekip ile, ağustos sıcakların altında Avrupa kupaları maçlarına başlamış, sert rakiplerini teker teker yere sermişti. Lig’te her maçı deplasman olmasına rağmen, fazla puan kaybetmemiş, ama derbilerin hepsinde hayal kırıklığı yaşıyordu. Avrupa Liginde getirdiği ülke puanlarınla belki de ligimizin 2. Takımı Şampiyonlar Lig’i fırsatı vermesine rağmen, kendisi devre dışı kalma tehlikesi vardır. Oynanan futbola bakılırsa, takım çoktan puanlar farkı ile lider olması gerekirdi. Burada da sihirli bir el, sanki formasından tutuyor, özellikle derbileri kaybetmesine neden oluyordu.

Öbür tarafından baktığımızda, böyle genetik potansiyelli bir takıma eşik üstü antrenmanlar uygularsan, ilk önce teknik kadronda sakatlıkları önleyebilen bir uzmanın olması gerekirdi. Bu sezon Beşiktaş takımı sakatlıklardan dolayı zaman zaman kadro kurmayı zorlanırken, gerekli anlarda da gereken futbolcuları revirde geçiriyordu. Tıpkı akşamki derbide Opare ve Cenk’ler olayı gibi…

                                                                                                             Ertan Hatipoğlu

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

En okunanlar