25 Mart 2015 Çarşamba

WADA’NIN OTURDUĞU DAL

         


Yüzlerce sporcu eski dondurulmuş doping numunelerinin yeniden test edildikten sonra ‘’pozitif’’çıkması, özellikle atletizmde ‘’asrın skandalı’’ olarak değerlenmekte. ARD kanalına göre, Londra 2012 Olimpiyatları ağırlıklı yapılan doping testler ilk önce ‘’negatif’’, daha sonra ise, yeni teknoloji ile yapıldığında, acı gerçek gün gibi gözükmüştür. Özellikle, eski Doğu Almanya patentli ‘’turinabol’’ ve klasik sayılan ‘’stanozolol’’ maddeleri, yeni metot ile, oral alımından 6 ay sonra saptanabilir duruma gelinmiştir.

Anti-doping uzmanlarına göre, bu manzara şaşırtıcı olarak değerlendirilirken, özellikle atletizm çevrelerini derin moral çöküntüsüne, depresyona sevk etmiştir. Bu gibi skandallar yüzünden atletizm artık neticesi olmayan bir spor dalı olmuş, şampiyonlara sahtekar gözüyle bakılmaya başlanmıştır. Öyle ya, bugün altın madalyanı alırsın, 5-6 yıl sonra, geri vermek zorunda kalıyorsun…
Yeni teknoloji yaklaşık 2 yıldan beri Köln, 1 yıldan da Moskova laboratuvarlarda vardır. Geçen yıl Türkiye’den alınan ve Köln ‘e gönderilen  yaklaşık 300 numuneden, yaklaşık 200-ü ‘’pozitif’’ çıkmış, sporumuza ağır darbe vurulmuştu! Bu darbenin sorumlularını türk spor camiası çok net bilmesine rağmen, ‘’bana dokunmayan yılan bin yaşasın!’’ misali ‘’üç maymunları’’ oynamaya devam etmektedir…

Ama, biz konumuza gelelim! Moskova laboratuvarı akreditasyona sahip olmasına rağmen WADA tarafından, son skandallar üzerine, çok sayıda tehdit almaktadır. WADA geleneksel ‘’akreditasyonunu alırım!’’ kozunu çıkartması, Moskova’lıları 1. aralık 2015 tarihine kadar, ‘’kendilerine çeki-düzen’’ vermelerine zorlamaktadır.

WADA bunları yapacağına, tüm dünyadaki akredite laboratuvarların eşit teknoloji sağlamasına, bir an önce kavuşturması gerekir. Yoksa sporcuların ‘’namusu’’ Köln ve Moskova’da başka, Roma ve  New York’ta başka olabilir mi? Ayrıca, Atletizm, halter ve bisiklette herkes ‘’kaka’’, ama voleybol, futbol ve baskette ‘’cici’’dir  şu anki durum…Bazı sporları hocaları ‘’Frankenstein’’, bazılarında ise idol, imparator…İşte bu gibi ayrıntıyı kullanarak, iyi bir avukat her yakalanan sporcuyu aklayabilir, her davayı kazanır! WADA-nın asıl ''yumuşak karnı'' budur... 

WADA-nın Dünya’da bu tür eşitlik getirmesi tabi ki, maddi açıdan imkansız gözükmektedir. O zaman sistemi değiştirmeli, başka çareler bulması gerekir. Yoksa, bakmışın oturduğu dalı kesmiş olur!




                                                                                                    Ertan Hatipoğlu

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

En okunanlar