Hayatın tüm dallarında gibi, sporda reformist olmak, belli
bir yapıt ve system içersinse uygun stratejiler ve reformlarla, daha ileriye
götürmek, demektir. Reformizm tarafsız olup, hedeflerinde temel devrim
yoktur, sadece belli olanaklarda iyileşme ve başarı arzulanır…
Milli takımın yeni hocası Fatih Terim: ‘’Reformlar
yapacağız!’’derken bakalım mevcut yapıtta, ne reformlar yapacaktır! Bir ülkenin
futbolu gelişmesi için, 4 faktör vardır:
Birinci ve en-önemlisi YETENEK SEÇİMİDİR. Bu faktör'de
ülkemizde fazla problem olmadığını düşünmekteyiz. 80 milyonluk ülkemizin en-yetenekli
çocukları futbolcu olmak isterler. Fatih hoca ve ekibi, burada sadece bir format
atacaklar gibi, gözüküyor…
İkinci faktör ANTRENMAN-EĞİTİM SİSTEMİDİR. İşte, burada reform
üstüne reformlar gerekecek, diye düşünmekteyiz. Alt yapıdan başlayarak, elit
futbolculara kadar daha kaliteli, modern bir antrenman-eğitim süreci gerekiyor. O
süreçlerin optimalleşmesi, aylık, yıllık ve çok yıllık planlama
sistemleri, kontroller ve model normları ile, Dünya’yı yakalamak gibi, hedefler
kuşkusuz olacaktır. Eğitim olarak, sporcu, antrenör ve diğer ekip
çalışanlarına, büyümelerini sağlayan kesintisiz çalışmalar olması gerekir.
Üçüncü faktör ise, ülkemizdeki FUTBOLA KARŞI DUYULAN İLGİDİR. Burada
da, Fatih hocamız ve ekibi, reformist olarak, yapacakları fazla bir şey
yoktur. Futbol zaten, bu topraklarda bir numara spordur, formata bile gerek yoktur.
Dördüncü faktör - materyal, finans, antrenman ve maç
sahaları, kamp-eğitim merkezleri ve s. açısından yapılması gereken en-mühim şey, Avrupa'nın kulüler organizasyonlarında türk sponsorların devreye girmesidir.Böylece, takımlarımız kendilerine daha adil hakem muamelesi kazanmış olacaklardır. Ülke puanımız ve katıldığımız takım sayısı kuşkusuz artacaktır.
Brezilya ve Arjantin antraktif futbolu ve atletik yetenekleri
harmanlayarak, İtalya ünlü ‘’katenaço’’su, Hollanda ‘’total’’futbolu, Almanya
disiplini ile başarı ve ün yapmış ülkelerdir. Bize ise, en-başarılı
yıllarımızda, Dünya 3. olurken bile, ‘’Avrupanın brezilyası’’derlerdi…
İşte, Fatih hocamız ve ekibinin üstüne gitmesi gerekeni-futbolda
ayrı bir marka olmak,’’türk gibi oynuyorlar!’’ dedirtmek! Ama, bunu başarmak, sadece reformist olmak yeterli mi?
Daha fazlası gerekecek, Hocam!
Ertan Hatipoğlu
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder